I.F. Evi
- Konum : İzmir, Çeşme
- Yıl : 2010
- Durum : Tamamlandı
- Toplam Alan : 300 m2
Projenin kavramsal çerçevesini oluştururken, bölgenin coğrafi koşulları ve iklim özelliklerinden kaynaklanan potansiyeller, tasarım sürecinin önemli birer verisi olarak devreye girdi.
Tasarım süreci boyunca, ailenin güncel gereksinimlerine uyum sağlayacak bir konut tasarlanması hedeflendi. I·F evi arazisi, İzmir Çeşme’de çevresinde yazlık konut bloklarının bulunduğu Mamur Baba bölgesinde yer almaktadır. Sıcak iklim, gündelik yaşantının dışarıda geçmesine olanak sağlayan açık/yarı açık mekanların, gölgeli ve serinlikli geniş terasların tasarlanmasının yolunu açtı. Kapalı alanlara dair ihtiyaçlar ise, imar koşullarının tarif ettiği büyüklük, mesafe ve alan tanımlamalarına uygun olarak epey dar bir parsel üzerinde tasarlandı. Yapıda ve peyzajda doğal tas¸ ve ahşap malzemenin kullanılması, yapay tattan uzak tasarım çabamıza katkı koyan bir karar olarak ortaya çıktı. Yer kotundan başlayıp, çatıya kadar devam eden ceopan kaplı şeritle; yapının tek bir kütleden ziyade yatay platformla bölünmüş parçalı ve daha hafif algılanması sağlandı. Cephedeki hareketleri takip eden bir organizasyonla, ihtiyaca uygun yerleşim şemaları dahilinde bir araya gelen iç mekanlar tasarlandı. Cephedeki hareket şekil değiştirerek veranda, saçak, çatı hatta bazı iç mekanlardaki formlara dönüştü. Cephe hareketi ve manzara açılımına bağlı kurgulanan geçirgenlikle, bildik ‘tek ev’ fenomeninin kırılıp, kitlesel parçalanma ve dış mekan-iç mekan sürekliliğinin sağlanması hedeflendi. İç mekanda, özellikle strüktürel bir eleman olan merdivende ve diğer detaylarda incelikli bir biçimde tasarlanan narin öğelerin ve malzemelerin, bir tür hafiflik hissiyatı oluşturmaları öngörüldü. Merdiven malzemesinin uçuculuğu hatta huzursuz ediciliği, projenin kavramsal çıkış noktalarını besliyor olması açısından, bizim için olumludur. Bodrum katta tasarlanan hamam ve spa üniteleri projenin cazibe unsurlarından biri olarak düzenlendi. Banyoda cephe hareketini izleyen corian malzeme ile yapılmış evye de iç-dış mekan sürekliliği fikrimizi destekler nitelikte ortaya çıktı. Yapının her yönden açık, şeffaf cephelerinin varlığı ile iç mekanda doğal yollarla ışık, hava ve rüzgar alınmasının sağlanmasının yanı sıra, dış mekanlarda da yine manzaraya açık şekilde konumlanan gölgeli ve serinlikli teraslarla sağlıklı yaşam alanları oluşturuldu.